إعدادات العرض
Kim ezanı işittiğinde: ‘Ey bu mükemmel ezanın ve kılınacak namazın Rabbi olan Allah’ım! Muhammed’e vesileyi ve fazileti ihsan et. Onu, kendisine vadettiğin Makâm-ı Mahmûd'a kavuştur’ derse, kıyamet günü şefaatim ona helal olur
Kim ezanı işittiğinde: ‘Ey bu mükemmel ezanın ve kılınacak namazın Rabbi olan Allah’ım! Muhammed’e vesileyi ve fazileti ihsan et. Onu, kendisine vadettiğin Makâm-ı Mahmûd'a kavuştur’ derse, kıyamet günü şefaatim ona helal olur
Câbir b. Abdullah -radıyallahu anhuma-'dan rivayet edildiğine göre, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur: «Kim ezanı işittiğinde: ‘Ey bu mükemmel ezanın ve kılınacak namazın Rabbi olan Allah’ım! Muhammed’e vesileyi ve fazileti ihsan et. Onu, kendisine vadettiğin Makâm-ı Mahmûd'a kavuştur’ derse, kıyamet günü şefaatim ona helal olur.»
الترجمة
العربية বাংলা Bosanski English Español فارسی Français Bahasa Indonesia Русский Tagalog اردو 中文 हिन्दी ئۇيغۇرچە Hausa Kurdî Português Nederlands Tiếng Việt অসমীয়া ગુજરાતી Kiswahili پښتو සිංහල മലയാളം नेपाली Magyar ქართული తెలుగు Македонски Svenska Moore Română Українська ไทย मराठी ਪੰਜਾਬੀ دری አማርኛالشرح
Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in açıklamasına göre, kim, müezzini duyduğunda ezanı bitirmesinin ardından şöyle derse: (Ey bu davetin Rabbi olan Allah'ım!) Bu davet de, kendisiyle Allah'a ibadet etmeye ve namaz kılmaya çağıran ezan sözleridir. (Mükemmel) tastamam olan, tevhit ve din çağrısı. (ve kılınacak namazın) daima kılınacak olan. (ihsan et) Ona ver. (Muhammed'e vesileyi) Yalnızca ona -sallallahu aleyhi ve sellem- yaraşır olan Cennet'teki yüksek makamı. (ve fazileti) Ve yaratılmışların mertebelerinden daha yüksek olan mertebeyi. (onu kavuştur) Ve ona ver. (Makâm-ı Mahmûd'a) Kıyamet Günü büyük şefaatin gerçekleşeceği makam olan, sahibinin övüldüğü makamı. (Ona vadettiğin) Senin {Umarım Rabbin seni övgüye değer bir makama ulaştırır} sözünle onun olmasını söylediğin makamı. Bu duayı okuyan kimse, kıyamet günü Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in şefaatine layık ve nail olur.فوائد الحديث
Müezzinin sözlerinin tekrarından sonra bu duayı yapmanın meşru olduğu ve ezanı duymayanların bu duayı okumayacağı ifade edilmiştir.
Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in, kendisine vesile, fazilet, Makam-ı Mahmûd ve mahlukatın bekleyişini sona erdirecek olan en büyük şefaatin verilmesi sebebiyle fazileti ifade edilmiştir.
“Kıyamet günü şefaatim ona helal olur” sözüyle Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in şefaatinin ispatı vardır.
Onun -sallallahu aleyhi ve sellem- şefaati, ümmetinden büyük günah işlemiş olan kimselerin Cehennem'e girmemesi veya Cehennem'e girmiş olanların oradan çıkması yahut Cennet'e hesapsız girmesi veya Cennet'e girmiş olanların derecelerinin yükseltilmesi için olacaktır.
Tîbî şöyle demiştir: Ezanın başlangıçtan “Muhammed Allah’ın elçisidir” sözüne kadar olan kısmı mükemmel bir çağrıdır. ''Haydi namaza'' kısmı da “Onlar namazı kılarlar” ayetinde kastedilen, kılınan namazdır. Bu duada da 'namaz' sözüyle kastedilenin dua, 'kılınan' ile de bir kimsenin sürekli olarak devamlı yaptığı şey olma ihtimali vardır. Buna dayanarak "ve kılınan namaz" sözü, 'mükemmel davet' lafzının bir açıklamasıdır. Bir diğer ihtimal ise, 'namaz' sözüyle kastedilenin, o vakit kendisine çağırılmakta olan alışılagelmiş namaz olmasıdır. Böyle olma ihtimali daha açıktır.
El-Muhalleb de şöyle demiştir: Hadis, namaz vakitlerinde dua etmeyi teşvik ediyor. Çünkü bu bir icabet edilme umudu halidir.