إعدادات العرض
Dilinin daima Allah’ı zikretmekle ıslak kalmasına devam et
Dilinin daima Allah’ı zikretmekle ıslak kalmasına devam et
Abdullah b. Büsr –radıyallahu anh-’dan rivayet edildiğine göre, bir adam: “Ey Allah’ın Rasûlü! İslam'ın nafile ibadetleri bana çok fazla geldi. Bana öyle bir şey söyle ki ona sımsıkı sarılayım.” dedi. «Dilinin daima Allah’ı zikretmekle ıslak kalmasına devam et.»
الترجمة
العربية বাংলা Bosanski English Español Français Bahasa Indonesia Русский Tagalog اردو 中文 हिन्दी Hausa Kurdî Português සිංහල Nederlands অসমীয়া Tiếng Việt Kiswahili ગુજરાતી پښتو Română മലയാളം नेपाली Deutsch Кыргызча ქართული Moore فارسی Magyar తెలుగు Svenska Македонски ಕನ್ನಡ Українська Kinyarwanda Oromoo ไทย Српски मराठी ਪੰਜਾਬੀ دری አማርኛ Malagasy ភាសាខ្មែរ Lietuvių O‘zbek தமிழ்الشرح
Bir adam, Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'e nafile ibadetlerin çoğaldığını, bunları yapamayacak kadar zayıf kaldığını hususunda şikâyet etti. Sonra Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'den kendisine büyük sevap kazandıran, kolay bir amel gösterip ona sarılabileceği bir yol tavsiye etmesini istedi. Bunun üzerine Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- ona, dilinin her zaman Allah Teâlâ’yı zikretmekle canlı ve hareketli olmasını tavsiye etti. Yani her vakit ve her durumda tesbih, tahmid, istiğfar, dua ve benzeri zikirlerle meşgul olmasını öğütledi.فوائد الحديث
Sürekli olarak Allah Teâlâ'yı zikretmenin fazileti ifade edilmiştir.
Allah'ın büyük lütuflarından biri de sevap kazanılacak yolları kolaylaştırmasıdır.
Kulların, hayır ve iyilik kapılarından elde ettikleri pay bakımından birbirlerinden üstün olmaları ifade edilmiştir.
Allah’ı dil ile çokça zikretmek – tesbih, tahmid, tehlil, tekbir ve benzeri zikirlerle – ve bunun kalbin tasdikiyle birlikte olması, pek çok nafile ibadetin yerini tutar.
Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- sordukları soruları dikkate alarak, soru soran her bir kimsenin kendisine uygun olan cevabı vermiştir.
التصنيفات
Zikrin Faziletleri